Yaz sıcaklarının da bastırmasıyla su kenarları serinlemek isteyen insanlarla dolmaya başladı bile. Suyun serinletici ve rahatlatıcı etkisi tabi ki yadsınamaz ancak ölümcül etkilerini ön görüp gerekli önlemleri de almamız gerekir. Yoksa basit bir tedbirsizliğin ömür boyu unutulmayacak izler bırakması kaçınılmaz olacaktır.
Tüm dünyada suda boğulmalar özellikle küçük çocuklar ve gençler arasında ölüm nedeanlerinin başında gelmektedir. Kişinin kilosu başına sadece 1-3 ml suyun hava yollarına kaçması ciddi geri dönüşümsüz akciğer hasarına sebep olabilir.
Özellikle küçük çocuklarda havuzda boğulma daha sıktır. Gençlerde ise sığ suya atlama sonrası boyun travması veya iyi yüzme bilmediği halde açılma, kuvvetli akıntılar olan tehlikeli sularda yüzme gibi riskli hareketlerden sonra boğulma görülür. Küçük çocukların hiçbir zaman tek başlarına suya girmelerine izin verilmemelidir. Yüzme bilinmemesi durumunda kolluk veya can yeleği kullanılması gerekir. Kişinin kontrol edemeyeceği şişme simit, şambrel ve deniz yatağı gibi araçlar özellikle denizde akıntıyla sürüklenme gibi tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Suda riskli hareketler yapmaktan kaçınılmalıdır, suya itme veya batırma gibi şakalar hüsranla sonuçlanabilir. Kuvvetli ters akıntıların olduğu tehlikeli sularda çok iyi yüzme bilmek bile kişiyi kurtaramayabilir, suya gireceğimiz yerlerdeki akıntıları ve tehlikeleri mutlaka önceden araştırmalıyız ki artık çoğu yerde uyarıcı tabelalarda tehlikeler belirtilmektedir. Bilmediğimiz her suyu tehlikeli olarak kabul etmeliyiz.
Daha ileri yaşlarda olan boğulmalarda ise genelde altta yatan diyabet, kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı gibi hastalıklara bağlı oluşan bilinç kapanması yatabilir. Özellikle fazla efor sonucu oluşan hipoglisemi, kalp krizi, ritm bozukluğu ve nefes darlığı ölüme sebep olabilir. Kalp krizi, inme gibi durumlar açısından risk faktörlerimiz veya altta yatan ciddi bir kronik hastalığımız varsa tek başımıza yüzmekten kaçınmalı derin ve zorlayıcı suları da tercih etmemeliyiz.
Bunların dışında özellikle ileri yaşlarda olan boğulmalara en sık karşılaşılan durumlardan biri ise kas kramplarıdır. Ölüm sebebi çoğunlukla çok ağrılı olan bu krampların sonrası oluşan panik sonucu boğulmadır. Ayrıca alkollüyken, sakinleştirici ilaç etkisi altındayken, bol yeme sonrası veya aşırı yorgunken suya girmekten kaçınmalıyız.
Özellikle ülkemizde bilinçsiz ve kuralsız motorlu deniz araçları kullanımına bağlı kazalar da son yıllarda nispeten sık görülmeye başlanmıştır. Bu konuda kişisel olarak alabileceğimiz önlemler sınırlıdır. Bu tip araçlar hareket halindeyken asla suya atlamama ve yakınlarında yüzmemek dışında yapabileceğimiz çok fazla şey yok aslında, asıl çözüm bu araçları güvenlik kuralları doğrultusunda kullanımının sağlanmasında yatıyor.
Unutmayın suyun şakası olmaz!