Suda yüzme bilenler de bilmeyenler kadar boğulma tehlikesi ile karışı karşıyadır. Çünkü yüzme bilen kişiler kendilerini daha güvende hissettikleri ve herhangi bir tehlike durumunda kendilerini yüzerek kurtarabileceklerini sandıkları için daha zorlu sularda yüzmeyi tercih edebilirler. Özellikle yüzme bilmeyen kişiler derinliğini bilmediği, dibini görmediği veya bel bölgesini geçen derinlikteki sulara girmemeli. Suya girerken de mutlaka yanlarında yüzme bilen kişilerin olasına dikkat etmelidirler. Çocuklarını suya sokan aileler kesinlikle çocuklarının yanından ayrılmamalıdır. Çocuklarda kolluk dışındaki can simidi ve deniz yatağı gibi aksesuarlar güvenilir değildir. Bu araçlar hareket kontrolünü kısıtlar ve üzerlerinden düşme tehlikesi vardır. Boğulma vakalarının bir kısmı suya atlama esnasında suyun sığ olmasına bağlı buyun kırıklarına bağlı gelişebilir. Bu nedenle tüm boğulma vakalarında boyun kırığı ihtimalini düşünmek gereklidir. Yüzme bilen kişi bile olsa deniz dalgalı ise kesinlikle girmemelidir. Deniz taşıtlarının geçtiği bölgelerde, emniyet şeritlerinin dışında ve cankurtaran olmayan sahillerde denize girilmemelidir. Özellikle baraj ve göletlerde suya girilmemelidir. Buralarda su aniden derinleşebilir veya suyun dibinde balçık çamur birikmiş olabilir. Akarsulara iyi yüzme bilinse bile cankurtaran yeleği ve kask olmadan suya girilmemelidir.
Suda boğulmak üzere olan kişi öncelikle çırpınmaya başlar, bu esnada profesyonel cankurtaran eğitimi olmayan kişilerin müdahale etmemesi gereklidir. Eğitim almamış kişiler müdahale etmeyi denerlerse kendileri de boğulma tehlikesi ile karşı karşıya kalabilirler, çünkü boğulan kişi kurtarıcıya sarılmaya çalışacak ve onu da suyun dibine batıracaktır. Bu durumda eğitimli cankurtaranın gelmesi beklenmeli veya boğulmak üzere olan kişinin çırpınmalarının bitmesi beklenmelidir. Cankurtaran gelene kadar boğulan kişiye ip veya can simidi gibi şeyler atılıp ona tutunması sağlanmalıdır. Unutulmamalıdır ki ölü bir ilkyardımcı hiçbir işe yaramaz.
Mümkünse boğulan kişinin yanına tekne veya sandal ile gidilmelidir. Boğulan kişinin boyun kırığı ihtimalini düşünerek öncelikle boynunu hareket ettirmemek gereklidir. Kişinin şuuru kapalı ve nefes almıyorsa hemen temel yaşam desteğine, yani ağızdan ağza solunum vermeye vakit kaybetmeden başlanmalıdır. Bu manevralara mümkünse suyun içinde başlanmalı ve bu esnada suyun dışına çıkartılmalıdır. Unutulmamalıdır ki en önemli kural hemen 112 acil yardım merkezine haber verilmesidir.
Acil yardım ekibi gelen kadar;
- Kişi sırtüstü yatırılmalı,
- ağızdan ağza solunum ve kalp masajına devam edilmelidir.
- Dakikada 8-10 kez nefes verilmesi ve 100 kez kalp masajı yapılması yeterlidir.
- Bu manevralar 30 kalp masajı 2 solumun şekilde yapılmalıdır.
- Kişiyi sudan çıkarttıktan sonra ağız içi ve nefes borusundaki suyu çıkartmak için uğraşılmamalıdır. Bu işlemler vakit kaybından başka bir şey değildir.
Tehlikeli Bölgeler
- Akıntılı veya girdaplı olan bölgeler
- Bulanık ve dibi görülmeyen yerler
- Baraj ve göletler
- Dalgalı bölgeler
- Deniz araçlarının geçtiği rotalar
- Aniden derinleşen sular boğulma tehlikesi yaratabilecek en önemli yerlerdir.